İŞYERİ ARABULUCULUĞU & DOSTANE ÇÖZÜM YOLU

30 Temmuz 2024 Salı

YASAL MEVZUAT DEĞİŞİKLİĞİNE BAKIŞ

6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yasasında değişiklik öngören taslak metne göre;

Arabulucu : Arabuluculuk faaliyetini yürüten ve Bakanlıkça düzenlenen arabulucular siciline kaydedilmiş bulunan gerçek kişiyi, 

Arabuluculuk: Sistematik teknikler uygulayarak, görüşmek ve müzakerelerde bulunmak amacıyla tarafları bir araya getiren, onların birbirlerini anlamalarını ve bu suretle çözümlerini kendilerinin üretmesini sağlamak için aralarında iletişim sürecinin kurulmasını gerçekleştiren, tarafların çözüm üretemediklerinin ortaya çıkması halinde çözüm önerisi getiren, uzmanlık eğitimi almış olan tarafsız ve bağımsız bir üçüncü kişinin katılımıyla ve ihtiyarî olarak yürütülen uyuşmazlık çözüm yöntemini, ifade eder.

6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yasası;  22.06.2012 ‘de  Resmi Gazetede yayınlanmış ve  22.06.2013 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Yürürlükte bulunan yasa hükmünde mevcut ‘arabuluculuk’ tanımında : ‘Tarafların çözüm üretemediklerinin ortaya çıkması halinde çözüm önerisi getiren’ ibaresi yer almamakta, arabulucu; kolaylaştırıcı 3. kişi şeklinde düzenlenmektedir. Ancak tasarıda yasaya eklenen değişiklik ile; ‘DEĞERLENDİRİCİ ARABULUCULUK’ mevzuatımıza ve uygulamaya girecektir. Bu düzenlemeyle,  tarafların kendi iradeleri ile bir araya geldikleri bu tarafsız ve güvenilir uzlaşma ortamından, kendilerine en uygun anlaşmayı yaparak çıkma olasılığı artacaktır. Hal böyle olunca,  taraflar arabuluculuk görüşmelerinden, kazançlı ve mutlu ayrılacak, dostane çözümü seçtikleri için de, gelecekteki ilişkilerini de zedelemeden,  aynı verimlilik ve güvenle sürdürme olanağına sahip olacaklardır.

İŞ MAHKEMELERİ KANUNUNDA YAPILMASI DÜŞÜNÜLEN VE TASLAK HALİNDE OLAN DEĞİŞİKLİK İLE; ‘KANUNA, BİREYSEL VEYA TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİNE DAYANAN İŞÇİ ALACAĞI İLE İŞE İADE TALEBİYLE AÇILACAK DAVALARDA, DAVA AÇILMADAN ÖNCE ARABULUCULUĞA BAŞVURU ZORUNLULUĞU’ getirilmesi hedeflendiği nedenle, işçi-işveren uyuşmazlıklarında arabuluculuğun uygulanması gerekliliğinden ve ihtiyacından bahsetmeyi uygun buldum. Tasarı gerekçesinde de belirtildiği üzere;  iş mahkemelerinin görev alanına giren uyuşmazlıkların yapısı, tarafların konuyu müzakere ederek, anlaşmayla sonlandırmalarına uygundur. Son yıllarda, konunun paydaşları ve aktörleri de;  uyuşmazlıkları mahkeme dışında, alternatif uyuşmazlık çözüm yolları ile çözmek istemektedirler. Tasarıyla kabul edilen, önce arabulucuya başvurma zorunluluğu, iş uyuşmazlıklarının kısa sürede ve daha az masrafla çözülmesine yardımcı olacağı düşüncesine dayanmaktadır. Böylece, makul sürede yargılanma ilkesi yerine getirilerek, adil yargılanma sağlanmış olacaktır. Yine bu şekilde, uyuşmazlık temelinden sonlandırılacak ve maddi ya da şekli başka bir uyuşmazlık doğması da engellenmiş olacaktır. Arabuluculuk görüşmelerinin gizli olması nedeni ile iki tarafın da sırları korunmuş olacak ve taraflar zarar görmeden uyuşmazlık çözüme kavuşacaktır.

Bizim hukuk sistemimiz için oldukça yeni sayılan ‘İşyeri Arabuluculuğu’ , yurt dışında uzun yılların çalışmasına ve altyapısına dayanmaktadır. Bu nedenle,  yıllar önce kaleme alınmış olan, özgün makaleyi aşağıda sizlerle paylaşmak istedim.

‘’ Mutlu bir işyeri üreten bir işyeridir ‘’ sözünü hepimiz duymuşuzdur. İşverenler ve işyeri sahipleri,  işlerinin tam ortasında,  özellikle de ekonomik koşulların hepimizi zorladığı şu zamanda,  iş yerindeki çekişmeleri ortadan kaldırmakta çok büyük güçlük yaşarlar. Rekabetin güçlü bir biçimde hüküm sürdüğü pazarda, çalışma ortamının uyum içinde olabilmesi için işyerlerinde etkin bir iletişim olması şarttır. Çoğunlukla küskün çalışanlar ve duyarsızlaşmış yönetimler düşük kalitede ürünlerin ortaya çıkmasına, zayıf müşteri hizmetlerinin oluşmasına ve işyeri sahiplerinin kayıplarına sebep olmaktadır. Uyumsuzlukları gidermek için yasal yollar dışında başka hiçbir seçeneğin kalmadığı durumlarda, dargınlıklar tavan yaparken üretim de yerlerde sürünür.(*)

Son zamanlarda uyumsuzlukların çözümü için yasal yollara veya daha başka gelenekselleşmiş yöntemlere başvurmak yerine, işyerindeki sorunları gidermek üzere “arabuluculuk” (mediation) yöntemini kullanmada giderek artan bir eğilim görmekteyiz. Arabuluculuk sürecinde taraflar pazarlık ederek aralarındaki ihtilafı,  işin uzmanı olan tarafsız bir üçüncü kişinin yardımı vasıtasıyla çözüme kavuşturur. Arabuluculuk, sözleşme müzakereleri, ortaklık çalışmaları, yeni bir iş kurulması, devam eden bir işin bozulması veya personel arasındaki sorunları gidermek gibi sayısız pek çok konu için kullanılabilir.(*)

İşyerinde arabuluculuk, hem iç hem de dış kaynaklı sorunları gidermek için kullanılabilir. Çoğunlukla ihtilafların kaynağı tarafların kendilerini kimsenin dinlemediğini, takdir etmediğini ya da yanlış anladığını düşünmelerinden doğar. Arabulucu, sorunun nasıl çözülebileceğine dair tartışma başlatabilecek ve işin içine kendi duygularını katmadan sorunun kaynağına inebilecek kişidir. Arabuluculukta taraflar gönüllü olarak sürece dahil olurlar ve sonuç olarak, korku ve kaygılar büyük oranda azalmış olur. Arabulucunun sağlamış olduğu tarafsız ve güvenli ortam, tarafların birbirleriyle etkin bir biçimde iletişim kurmasına olanak tanır. Yetkin bir arabulucu, işe veya mesleki sorunlara eşlik eden duygu yüklü atmosferin aşılmasını sağlamak üzere eğitilmiştir. Bazı zamanlarda yapılması gereken tek şey basit bir özürdür ya da şirket kurallarından birinde tek bir tarafı veya bütün tarafları memnun edecek ufak bir değişiklik yapmaktır.(*)

Mutlak bir kazananın ve kaybedenin olduğu yasal yollara başvurmak yerine, arabulucu herkes için iyi ve kabul edilebilir olan bir çözüm yoluna tarafları yönlendirmek için uğraşır. Böylece, arabulucu oyun sahasını taraflar için eşit parçalara bölerek tarafların kazançlı bir şekilde kendi yollarına gitmelerini sağlar. Arabuluculuğun başarılı olduğu durumlarda, taraflar süreçten itibarlarını korumuş ve tatmin olmuş bir şekilde çıkarlar. Arabuluculuk süreci neticesinde işin derinliklerinde meydana gelen değişiklikler, çalışanların psikolojisi üzerinde geniş kapsamlı ve olumlu etkiler yaratacaktır ki, bu da işin bütününü iyileştirmeye katkı sağlayacaktır. İhtilafların çözümlenmesinde diğerlerine nazaran çok daha olumlu bir yöntemi kullanmak, iş yerinde iyi iletişimin önemsediğini ve müşteriler kadar çalışanlara da değer verildiğini gösterir. Öte yandan, yasal yollara başvurmak düşmanlıkları su yüzüne çıkartırken, arabuluculuk; saygı ve işbirliği temellerine dayanır. İşyeri sahipleri çalışma ortamında bu duyguları teşvik etmenin ne kadar önemli olduğunu bilirler.(*)

Arabuluculuğun bir diğer cazip tarafı ise;  işle ilgili sorunların mahremiyetleri korunarak çözüme kavuşturulabilmesidir. Taraflardan gizlilik sözleşmeleri imzalamaları istenir ve işin derinine ilişkin bilgiler, yasal yollarda olduğunun aksine, kamu kayıtları altına alınmazlar. Arabuluculukta tarafların mahremiyet haklarının korunması hem işyeri hem de mağdur taraf açısından anahtar rol oynar ve arabuluculuğu cazip bir seçenek haline getirir.(*)

Arabuluculuk, ihtilafların giderilmesinde tarafları mahkemeye götürmeyen bir yaklaşım olmakla kalmaz, aynı zamanda maliyet etkinliği olan, yani yasal yollara kıyasla uygun maliyetli bir seçenektir. Yasal savaşlar, özellikle de küçük ölçekli işyerleri açısından, zaman ve para kaybı demektir. İşyeri arabuluculuğunda işyeri, yapılan seansların masrafları ile arabulucu tarafından tarafların vardığı anlaşmanın çerçevesini çizmek üzere hazırlanan mutabakat zaptına ilişkin sekretarya harcamalarını karşılar. Yasal olarak bağlayıcı olmasının yanı sıra, arabuluculuk esnasında varılan mutabakat “duygusal” bağlayıcılığı da beraberinde getirir. Çünkü süreç esnasında taraflar açıkça ne istediklerini ortaya koymuştur, bunun için emek vermiştir, sonuçtan dolayı memnundur ve artık şartlarından geri dönmeye niyetleri yoktur. Yasal yollara ve iş yerlerinde sorunların çözülmesi için kullanılagelen tüm diğer geleneksel yöntemlere göre çok daha avantajlı olması sebebiyle arabuluculuk popülerliğini artıracak ve pek çok işyeri tarafından işle ilgili ihtilafların ve pürüzlerin giderilmesinde tercih edilen bir seçenek halini alacaktır.(*)    

Hazırlayan: Arabulucu Özlem ARSLAN

*Avukat Marta J. Papa Makaleler

Çeviren:Rahime Hande Karamanlıoğlu

Ankara Barosu yeminli tercüman

İnternet sitemizden en verimli şekilde faydalanabilmeniz ve kullanıcı deneyimini geliştirebilmek için internet sitemizde çerezler kullanılmaktadır. Çerez kullanımını kabul edebilir, ayarlarınızdan çerezleri silebilir veya engelleyebilirsiniz. Çerezler hakkında detaylı bilgi almak için Çerez ve Cookie Aydınlatma Metni'ni incelemenizi rica ederiz.